Sadece Fatura ile İcra Takibi Başlatılabilir Mi?
Ticari hayatın en hareketli anları, malın satıldığı veya hizmetin sunulduğu anlardır. Bu hareketliliğin resmi kaydı ise genellikle faturadır. Peki, emeğinizin ve malınızın karşılığı olan bu fatura bedeli ödenmediğinde ne yapabilirsiniz? Elinizde sözleşme gibi daha güçlü bir belge olmadan, yalnızca bir fatura ile alacağınızı tahsil etmek için icra takibi başlatmanız mümkün müdür?
Kısa cevap: Evet, mümkündür.
Ancak bu sürecin başarısı, elinizdeki faturanın niteliğine ve borçluyla aranızdaki ticari ilişkinin diğer kanıtlarına bağlıdır. Bu başlıklar üzerinden bir faturanın nasıl güçlü bir alacak belgesine dönüştüğünü ve süreçte nelere dikkat etmeniz gerektiğini adım adım inceleyelim.
Faturanın Hukuki Gücü: Tek Başına Ne İfade Eder?
Öncelikle faturanın ne olduğunu doğru anlamalıyız. Fatura, Vergi Usul Kanunu’na göre bir malın satıldığını veya bir hizmetin verildiğini gösteren ve bedelini içeren resmi bir belgedir. Yani özünde mali bir belgedir. Ancak Türk Ticaret Kanunu (TTK) çerçevesinde, iki taraf arasındaki bir satış veya hizmet ilişkisinin varlığına dair güçlü bir delil olarak kabul edilir.
Tek başına bir fatura, sizin karşı taraftan belirli bir miktar alacak talep ettiğinizi gösterir. Ancak bu fatura, borçlunun bu borcu kabul ettiğini veya faturaya konu olan mal/hizmeti sorunsuz bir şekilde teslim aldığını tek başına ispatlamaz. İşte bu noktada, alacağımızı sağlamlaştırmak için şu sorular devreye girer:
1.Taraflar Arasında Yazılı Bir Sözleşme Var Mı?
Bu, sorduğum ilk ve en önemli sorudur. Eğer taraflar arasında malın cinsi, miktarı, fiyatı ve ödeme koşulları gibi temel unsurları içeren yazılı bir sözleşme varsa, işimiz oldukça kolaylaşır.
- Sözleşme Varsa: Fatura, bu sözleşmeye dayanarak kesildiği için çok güçlü bir delil haline gelir. Sözleşmede belirtilen şartlara uygun olarak malı teslim ettiğinizi veya hizmeti sunduğunuzu kanıtladığınız anda, faturanın ödenmesi gerekir. İcra takibine yapılan bir itiraz durumunda, bu sözleşme mahkemede en büyük yardımcınız olacaktır.
- Sözleşme Yoksa veya Eksikse: Ticari hayatta hız kazanmak adına birçok işlemin sözleşmesiz yapıldığını biliyoruz. Bu durumda faturanın kendi içindeki detaylar ve diğer destekleyici belgeler önem kazanır.
2. Sözleşme Yoksa Fatura Detayları Neler? “İrsaliyeli Fatura” Fark Yaratır Mı?
Yazılı bir sözleşme olmadığında, faturanın kendisi mercek altına alınır. Burada karşımıza iki tür fatura çıkar:
- İrsaliyeli Fatura: Bu fatura türü, adından da anlaşılacağı gibi hem sevk irsaliyesi (malın teslim edildiğini gösteren belge) hem de fatura işlevi görür. Eğer malı teslim ettiğiniz kişi, irsaliyeli faturanın “teslim alan” kısmına imza atmışsa, bu belge tek başına hem malın teslim edildiğini hem de faturanın içeriğindeki bedeli kabul ettiğine dair çok kuvvetli bir delildir.
- Sadece Fatura (İrsaliyesiz): Eğer elinizdeki belge sadece fatura ise, malın teslim edildiğini ayrıca ispatlamanız gerekebilir. Ancak burada Ticaret Kanunumuzun bir koruması devreye girer:
Türk Ticaret Kanunu Madde 21/2: “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.”
Bu madde, ticari hayatın temel taşlarından biridir. Yani, kestiğiniz faturayı karşı tarafa ulaştırdıysanız (bunu e-posta, kargo veya iadeli taahhütlü mektupla ispatlayabilmeniz önemlidir) ve karşı taraf 8 gün içinde “Bu mal eksik geldi,” “Fiyat yanlış yazılmış,” “Ben bu hizmeti almadım” gibi bir itirazda bulunmadıysa, faturanın içeriğini kabul etmiş sayılır. Bu durum, olası bir davada lehinize olacaktır.
3. Diğer Belgeler: Ticari Defterler ve BA-BS Formları
Faturaya itiraz edilmemiş olsa bile, borçlu icra takibinde borcu yine de inkar edebilir. Bu durumda mahkeme, ticari ilişkinin varlığını kanıtlayacak başka deliller arar.
- Ticari Defterler: Tacirlerin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterler (yevmiye defteri, defter-i kebir vb.), en önemli kanıt kaynaklarıdır. Eğer sizin ticari defterlerinizde bu satış kayıtlıysa ve borçlunun defterleriyle uyumluysa (veya borçlu hiç defter tutmamışsa/ibraz edemiyorsa), bu durum sizin lehinize güçlü bir delil teşkil eder.
- BA-BS Formları: Belirli bir tutarın üzerindeki mal ve hizmet alım/satımları için şirketlerin vergi dairesine bildirmek zorunda olduğu formlardır. (BA: Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim, BS: Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim). Eğer borçlu taraf, sizin kestiğiniz faturayı kendi vergi dairesine “BA Formu” ile bildirmişse, bu durum o faturayı ve ticari ilişkiyi resmi olarak kabul ettiği anlamına gelir ve bundan daha güçlü bir kanıt bulmak zordur.
- Cari Hesap Ekstresi: Taraflar arasında sürekli bir ticari ilişki varsa ve düzenli olarak “cari hesap ekstresi” (alacak-verecek durumunu gösteren özet) gönderiliyorsa, ihtilaflı faturanın bu ekstrede yer alması ve bu ekstreye de süresi içinde itiraz edilmemiş olması, alacağınızı destekleyen bir başka önemli unsurdur.
Sonuç: Süreç Nasıl İşler ve Neye Hazırlıklı Olmalısınız?
Toparlayacak olursak, elinizde sadece bir fatura ile “ilamsız icra takibi” başlatabilirsiniz. Bu, mahkeme kararı olmadan doğrudan icra dairesi üzerinden borçluya bir ödeme emri gönderilmesi anlamına gelir.
- Takip Başlatılır: Avukatınız aracılığıyla icra dairesine başvurulur ve borçluya ödeme emri gönderilir.
- Borçlunun Seçenekleri: Borçlunun bu ödeme emrini aldıktan sonra 7 gün içinde ya borcu ödemesi ya da borca itiraz etmesi gerekir.
- İtiraz Edilirse: Eğer borçlu borca itiraz ederse, icra takibi durur.
- Dava Aşaması: Takibin devam etmesi için sizin bir “itirazın iptali davası” açmanız gerekir. İşte bu davada, yukarıda saydığımız tüm deliller (sözleşme, irsaliye, ticari defterler, BA-BS formları, 8 günlük itiraz süresinin geçip geçmediği vb.) mahkemeye sunularak alacaklı olduğunuz ispatlanmaya çalışılır.
Kısacası, bir fatura alacağınızı tahsil etmek için yolculuğu başlatan bir anahtar gibidir. Ancak kapıyı açıp içeri girebilmek için bazen yanınızda başka anahtarlara (delillere) da ihtiyacınız olabilir. Bu nedenle, ticari işlemlerinizde sadece fatura kesmekle kalmayıp, yapılan işe dair e-postaları, teslim belgelerini ve mümkünse kısa da olsa bir sözleşmeyi muhafaza etmeniz, gelecekteki olası uyuşmazlıklarda elinizi her zaman daha güçlü kılacaktır.
